Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu’nun On Birinci Yargı Paketi Hakkında Düzenlediği Basın Açıklamasına Katıldık
8 Kasım 2025
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu’nun, On Birinci Yargı Paketi’ne ilişkin düzenlemelere karşı yaptığı basın açıklamasına, Mersin Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu adına Dr. Birsel Tutuş ve Dr. Ayşe Jini Güneş Keskin katıldı. Açıklama, Kol Yürütme Kurulu üyesi Dr. Ezgi Özgün tarafından okundu.
⸻
On Birinci Yargı Paketi Hakkında Basın Açıklamamız
On Birinci Yargı Paketi kapsamında, cinsiyet kimliği, cinsiyet ifadesi ve cinsel yönelim çeşitliliğini dolaylı biçimde suç haline getirmeyi öngören düzenlemeler; hem toplumun kırılgan gruplarını hem de hekimlik mesleğini doğrudan hedef almaktadır. Bu taslak, bireylerin bedenleri ve kimlikleri üzerinde söz sahibi olma hakkını ihlal etmekte; hekimlerin bilimsel ve etik ilkelere dayalı hizmet sunma sorumluluğunu cezai yaptırımlarla sınırlandırmaktadır.
Cinsiyet kimliği ve ifadesine ilişkin çeşitlilik, tarih boyunca tüm toplumlarda var olmuş; biyolojik özelliklerle bire bir belirlenmeyen, toplumsal yaşamın doğal bir parçasıdır. Bu çeşitliliğin yasaklarla ortadan kaldırılamayacağı gibi, görünürlükle “teşvik edilemeyeceği” de bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Kimlik ifadelerinin cezalandırılması, yalnızca ayrımcılığı, toplumsal gerilimi ve şiddeti artıracaktır.
Tıbbi açıdan bakıldığında; cinsiyet uyum sürecine yönelik keyfi yaş sınırları ve ağırlaştırılmış kurallar, Dünya Sağlık Örgütü’nün ICD-11 güncellemeleri ve uluslararası kılavuzlarla çelişmektedir. Bu düzenlemeler, sağlık hizmetine erişimi zorlaştırarak gecikmiş başvurulara, tedavi kesintilerine, anksiyete, depresyon ve intihar düşüncesinde artış gibi ciddi halk sağlığı sorunlarına yol açabilir.
Hekimler, etik ilkeleri gereği hastanın üstün yararını gözeterek kanıta dayalı hizmet sunmakla yükümlüdür; tıbbi kararlar siyasi baskılarla şekillendirilemez.
Ceza hukukunun cinsiyet kimliği ve ifadesine dair alanlara genişletilmesi girişiminden derhal vazgeçilmelidir. Cinsiyet uyum süreçlerine ilişkin kısıtlayıcı hükümler yasalaşmamalı; hekimlerin mesleki özerkliği, bilimsel rehberler ve etik ilkeler çerçevesinde güvence altına alınmalıdır.
Bugün ortak mücadelemiz sayesinde, tasarıda LGBTİ+ sağlığını tehdit eden ve cinsel farklılıkları suç haline getirmeyi amaçlayan maddelerin geri çekilmesi gündeme gelmiştir. Ancak bu geri adım, iktidar eliyle pekiştirilen karşıtlıkların ve olumsuz toplumsal algıların varlığını değiştirmemektedir.
Yargı mekanizmaları ve “aile yapısını koruma” söylemleri üzerinden yürütülen bu politikalar, eşitlik ve özgürlük taleplerimizi bastırmaya yöneliktir.
Bizler, TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu olarak, kadınlar ve LGBTİ+’lar için eşitlik ve özgürlük mücadelemizi; bilimsel bilgiye, insan haklarına ve onura sahip çıkan herkesle birlikte kararlılıkla sürdüreceğiz.
⸻
Türk Tabipleri Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu
Mersin Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu


