17/11/2015
Mersin Tabip Odası, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Mersin Şubesi, Mersin Barosu ve Yenişehir Belediyesi tarafından 13-15 Kasım 2015 tarihleri arasında Mersin’de düzenlenen elektromanyetik alanların insan ve çevre üzerindeki etkilerinin tartışıldığı “Sağlıklı Yarınlar İçin EMANET 2015 Sempozyumu” başarı ile sona erdi. Oda Başkanımız Dr. Ful Uğurhan sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, insanlık ve bilim tarihinde yeni bir durum olan elektro manyetik alanların etkilerinin hekimler açısından bilinmezliklerle dolu olduğuna dikkat çekerek, sempozyumun teknolojinin insan sağlığını tehdit etmeden kullanılmasının yöntemlerini tartışmak adına ufuk açıcı olmasını dilediğini belirtti. Toplamda 1 yabancı konuk konuşmacının yer aldığı konferans ile 4 panelin gerçekleştiği ve 62 bildirinin sunulduğu sempozyuma 1500 kişi katıldı.
Sempozyumun gerek düzenleme kurulunda yer alarak, gerekse konuşmacı ve katılımcı olarak yer alan meslektaşlarımıza teşekkür eder çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Mersin Tabip Odası Yönetim Kurulu
Oda Başkanımız Dr. Ful Uğurhan’ın açılış konuşması aşağıdadır.
Değerli Katılımcılar,
Toplum sağlığını çok yakından ilgilendiren bir konuda sivil toplum örgütleri, yerel yönetimler ve üniversitelerin bir araya gelerek düzenlediği elektro manyetik alanlar ve etkilerini konu alan EMANET 2015 Sempozyumuna hoş geldiniz.
Milyarlarca yıl önce meydana gelen yaşlı dünyamız için sadece son yüz yıl içinde var olan insan eliyle yaratılmış elektro manyetik alanların canlıların sağlığına etkisi bugün biz hekimler için bilinmezliklerle doludur.
Öyle ki bir hasta yakının 45 yaşındaki kardeşinin patoloji raporundaki kan kanseri yazan yeri göstererek , “acaba evinin yanında yer alan baz istasyonu ile bir ilişkisi var mıdır ” diye sorduğunda ya da 1986 yılı doğumlu genç bir erkeğin, yeni doğmuş bebeğinde görülen doğumsal anormalliğin nedenini arama çabasında iken “Çernobil patladığı zaman babam Karadeniz’de görev yapıyormuş, ben orada doğmuşum,” dediğinde bir hekim olarak sessiz kalırsınız. Çünkü insanlık ve bilim tarihi açısından yeni olan bu durumlarla hastalıklar arasındaki ilişkiyi belirleyecek kesin kanıtlar henüz yoktur. Ama Karl Sagan’ın “kanıtın olmayışı yokluğun kanıtı değildir,” savında olduğu gibi bunlarla ilgisi yoktur da diyemezsiniz.
Genel olarak kirlilik hastalıkların baş göstermesi ve yayılması için çok önemli bir faktördür. Yeryüzünde şu anda hat safhada yaşanmakta olan elektromanyetik kirlilik de pek çok hastalığın oluşumuna zemin hazırlamaktadır.
Teknolojiye bağımlı yaşamanın ikincil sağlık etkilerinden olan hareketsiz yaşamdan kaynaklanan obezite ve bağlı olarak gelişen kalp ve damar hastalıkları, diyabet, kas, iskelet, sinir sistemi hastalıkları ve ruh sağlığı üzerine etkileri de hesaba katarsak, teknolojinin hayatımıza getirdiği kolaylıkları, hastalıklarla mücadele etmenin zorluğuna tercih etmek akılcı değildir.
Akılcı olan ihtiyacımız kadar olan teknolojiyi, aşırıya kaçmadan, gerekli önlemleri alarak zararlı etkilerden en az etkilenecek şekilde düzenleyerek kullanmaktır. Sempozyumun bu anlamda ufuk açıcı olmasını dilerim. Teşekkürler
Dr. Ful Uğurhan