10-3-2010
BASIN AÇIKLAMASI
Sağlıkta Dönüşüm Programı gereği uygulamaya konan ve adına katılım payı denen muayene ücretleri, Ekim 2009’dan başlamak üzere, ayaktan tedavilerde, birinci basamak sağlık kuruluşlarında 2 lira, ikinci ve üçüncü basamak resmi sağlık kurumlarında 8 lira, özel sağlık kurumlarında 15 lira olacak şekilde yeniden düzenlendi. Yani sağlık hizmeti alırken sadece nüfus cüzdanınızı değil, para cüzdanınızı, içine biraz daha fazla para koyarak yanınızda getirin, cüzdanda para yoksa tedavi olma hakkınız da yok dediler.
Biz sağlık çalışanları, yıllardır hepimiz için eşit, ulaşılabilir, ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmetine ulaşmanın çabasını verirken, halktan yanaymış gibi görünenler en temel insan hakkımız olan “sağlığa ulaşma hakkımızın “ önüne her geçen gün yeni bir engel çıkardılar ve çıkarmaya devam ediyorlar.
“Sağlıkta Dönüşüm” adını verdikleri sistem değişikliğinin yol açtığı karmaşa bu uygulamayı devreye sokanlar da dahil olmak üzere herkesin “başını döndürüyor”. Bir gün yaptıkları başka bir günü tutmuyor. Katılım paylarının miktarı arttırılıyor, yeşil kartlılardan da muayene ücreti alınmaya başlıyor, katkı parası ödenecek hayati ilaçların listesine yenileri ekleniyor, bu ilaçlar için ödenen parasal oran arttırılıyor, hastanede yatan, ameliyat olan hastadan katılım ücreti alınıyor.
Neden? Çünkü dönüştürmeye çalıştıkları sistem açık veriyor, iflas ediyor. Kurtulmanın tek çaresi de ne yazık ki “cebimizden” geçiyor. Oysa biz, IMF ve Dünya Bankası tarafından dayatılan bu programın Ülkemiz için uygun olmadığını, çok pahalı bir sistem olduğunu, halktan katılım payı alınmazsa sistemin çökeceğini hem halkımıza hem de Hükümete anlatmaya çalışmıştık. DİNLEMEDİLER. Şu an sonuçlarına hep birlikte katlanıyoruz.
Şimdilerde “Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı” diye adlandırdıkları yeni bir felakete yol açacak uygulamayı Meclis’te tartışıyorlar. Bu yasanın çıkması halinde Devlet Hastanelerine kar etme durumlarına göre değer biçilecek. Müşterisi çok olan, iyi kar getiren hastaneler yaşayacak, kar etmeyen kapatılacak. Bu hastanelerden hizmet almak isteyen vatandaş tabi ki elini yine cebine atacak. Biz tekrar uyarıyoruz:
1. Aile Hekimliği uygulamaları derhal iptal edilmelidir.
2. “Katılım payı” adı altında yapılan soygun derhal durdurulmalıdır.
3. Kamu Hastane Birlikleri Yasası daha büyük felaketlere yol açacağından, henüz tasarı halindeyken geri çekilmelidir.
4. Tam Gün Yasası halkımızın ve sağlık çalışanlarının yararına olacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.
Mersin Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Devrimci Sağlık İş Sendikası adına
Dr. Ful Uğurhan Torlak
Mersin Tabip Odası Genel Sekreteri