Hekimler sağlıkta dönüşüm programının mağduru olmak istemiyor konulu basın açıklaması 13 Mayıs 2014 Salı günü Mersin Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ile birlikte yapıldı. Açıklamayı oda başkanımız Dr. Ful Uğurhan okudu. Genel Sekreterimiz Dr. Mehmet Antmen, yönetim kurulu üyemiz Uz. Dr. İzzet Çalış ve üyelerimiz katılarak destek verdiler.
13-05-2014
BASINA VE KAMUOYUNA DUYURU
Hekimler Sağlıkta Dönüşümün Mağduru Olmak İstemiyor
Sağlık Bakanlığı, Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın uygulanmaya başladığı 2003 yılında bu program sayesinde; yaygın ve erişilebilir bir sağlık hizmeti sunmayı, temel sağlık hizmetlerini güçlendirmeyi, etkili kademeli sevk zinciri oluşturmayı, motivasyonu yüksek sağlık personeli yaratmayı, sistemi destekleyecek eğitim ve bilim kurumları oluşturmayı, akılcı ilaç kullanımını sağlamayı hedeflediklerini söylemişti. Ama aradan geçen on yılı aşkın sürede belirlenen hedeflere ulaşmak mümkün olmadı. Bilakis acil servislere bir yıl içinde ülke nüfusundan daha fazla sayıda hasta başvurusuna, her saat başı bir sağlık çalışanına şiddet uygulanmasına, uzun zamandır görülmeyen hatta yok edilen hastalıkların tekrar görülmeye başlanmasına, mutsuz, isteksiz, hastanın isteğine göre tedavi düzenlemek zorunda bırakılan hekimlerin çoğalmasına, yeni açılan yetersiz tıp fakülteleri ve arttırılan kontenjanlar nedeniyle mevcut tıp eğitiminin gerilemesine, yapılan beş yıldızlı lüks hastanelerde geçici görevlendirmeler yoluyla hekim ataması yapılarak, hizmetin yürütülmeye çalışılması durumuna yol açtı. Sağlık özelleşti, piyasa koşullarına açıldı. Verilen tıp hizmetlerinin niceliği arttı, niteliği azaldı.
İşte bu aksaklıkların bedelini Gaziantep’te Dr. Ersin Aslan hasta yakını tarafından öldürülerek, İstanbul’da Eğitim Araştırma Hastanesi’nde asistan hekim 6. kattan atlayıp, intihar ederek, Diyarbakır’da kadın doktor kaymakam tarafından dövülerek ödedi.
Yine bu aksaklıklardan kaynaklanan nedenlerle oluşan tıbbi hataların faturası hekimlere kesilerek, haklarında açılan davalar yüzünden yüksek tazminatlar ödemek zorunda bırakıldı, hatta hapis cezaları uygulandı. Tıbbın uygulanışı sırasında oluşan hatalarda arka plandaki bozuk sağlık sistemi görmezden gelinerek hekim tek suçluymuş gibi gösterildi. Bizler bu gibi durumlar nedeniyle hekimlerin kendi etik kurullarımızın görüşleri alınmadan yargılanmasına, cezalandırılmasına itiraz ediyoruz. Unutulmamalıdır ki böylesi uygulamalar hekimleri mesleklerinden soğutmakta, riskli vakalara müdahale ederken çekingen kalmalarına neden olmaktadır.
Sonuç olarak, sağlıkta dönüşüm sonucunda yaşananlar ne hastanın yararına ne de doktorun ve diğer sağlık çalışanlarının yararına oldu. Uygulanan politikalar sonucu gelinen bu noktada sistemin gerçek mağdurları hekimler oldu.
Dr. Ful Uğurhan
Mersin Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı