Ekoloji Psikoloji Araştırma Geliştirme ve Uygulama Derneği (EKOMENTA) öncülüğünde düzenlenen ve çağrıcı kurumları arasında yer aldığımız “Barış: İnsan ve Çevre İlişkisi” konulu 1.Ekoloji Psikoloji Sempozyumu Mersin Yenişehir Akademi Salonunda 27 Nisan 2025 tarihinde gerçekleştirildi. Sempozyuma Oda Yönetim Kurulu üyemiz Dr. Sibel Ünlü katıldı.
Kentsel İyilik Hali ve İnsan Hakları Kesitinde Kentler, Yaşanabilir Mekanlar, Eşit ve Barışçıl Okul Ekolojisi, Ekolojik Mücadeleler ve Mersin’de ‘Yenişehir’de sağlıklı ve akıllı kentleşme’ konularında bilgilerin aktarıldığı sempozyumda ayrıca ‘Birey ve Toplum İçin Sürdürülebilir Kent Tasarımı’ konulu forum da düzenlendi.
6 Şubat depremlerinden sonra Antakya kentinin yıkılması, mekanların kaybı toplumsal hafızanın kaybolması tehlikesini de beraberinde getirmiştir. Antakya’nın kadim Levant uygarlığının izini sürdüğü bu coğrafyada sadece evler değil yaşantı değerleri, biz duygusu, mekanların doğa ile kurduğu ortaklıklar kesintiye uğramış ve çok büyük zararlar görmüştür. Antakya’nın tarihi kültürel dokusu da yıkıma uğramıştır. Molozların kaldırılması, taşınarak yaşam alanlarının, su kaynaklarının, tarım arazilerinin ve zeytinliklerin yanına dökülmesi ile oluşan hava kirliliği, asbest ve çeşitli kimyasal maruziyetlere sebep olan ekolojik yıkım da tüm gücüyle devam etmektedir. Plansız ve çok acele edilerek kamulaştırılan arazilerdeki sağlam binalarından çıkarılan, zeytinlikleri kesilen Antakya halkı çaresiz bırakılmıştır. Binaların yapımı için uygunsuz yerlerde çok sayıda kurulan beton santralleri de hava kirliliğini ayrıca artırmakta zaten sınırlı olan su kaynaklarını azaltmaktadır.
Deprem sonrası kentte incelemeler ve akademik çalışmalar devam etmektedir. Post travmatik sendrom ve kuralsızlık hallerinin trafik kazaları artırdığına yönelik veriler elde edilmiştir.
Kentte iyi olmama halinin sürekli olarak yeniden üretildiği Antakya’da yıkımların getirdiği eksilen coğrafya, Antakya halkının içinden de bir şeyleri eksiltmiş, boşluk duygusu yaratmıştır.
Antakya halkının iyi olması için kentin iyi olması gereklidir. Bunun için kaygılanmalı, önlem alınmalı, mücadeleye devam edilmelidir.
Sempozyumda İklim Adaleti Koalisyonu TTB Temsilcisi Dr. Demet Parlar çoklu krizler çağında olduğumuzu, krizden çıkışın halkın iklim siyaseti ile yani kapitalizm yerine doğadan emekten yana ekoloji ve emek mücadelelerinin birlikte geliştireceği yeni bir sistem ile mümkün olduğunu, sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin sermayeden yana değil doğa ve toplumdan yana olması gerektiğini, 2019 Global Peace Index’in raporuna göre iklim krizinin gelişebilecek kıtlık, doğal afet, kitlesel göçler nedeniyle ülkeler arası çatışmaları tetikleyebileceğini aktardı. Sağlık örgütü olarak Türk Tabipleri Birliği, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği, İş ve Meslek Hastalıkları Uzmanları Derneği, Çevre İçin Hekimler Derneğinin 11 Mart 2025 de yayımlanan ve 5 maddeden oluşan iklim kanunu önerisini de aktaran Dr. Demet Parlar toplumsal farkındalığın ve uluslar arası iş birliğinin ekolojik mücadelenin gelecekteki yönünü belirleyeceğini, doğada yıkımların yanında çiçeklerin açabildiğini gördüğümüz gibi, bizlerin de umutlu olmaktan vazgeçmememiz gerektiğini belirtti.
Sempozyomun gerçekleşmesinde katkıları olan tüm konuşmacıları ve düzenleme kurulunu tebrik ederiz.