İsrail’in Filistin’e Saldırılarını Kullanarak Kadınları Hedef Gösteren Platforma Karşı Düzenlenen “Sokakları Kadın Düşmanlarına Terk Etmiyoruz” Konulu Tarsus Kadın Platformu’nun Yarenlik Alanında Gerçekleştirdiği Basın Açıklamasına Katılım Gösterdik.
25 Ekim 2023 Çarşamba günü Tarsus Yarenlik Alanı’nda düzenlenen basın açıklamasında;
“Bugün savaşa, işgale, soykırıma karşı yaşamı, gericiliğe karşı laikliği savunmak için buradayız. Sokakları kadın düşmanlarına terk etmiyoruz demek, bizleri hedef gösterenlerden hesap sormak için buradayız.
Kıyafetimize, yaşam biçimimize dil uzatanlara beden benim, hayat benim karar benim demek için buradayız. Özgürlüğümüz için buradayız. Türkiye’den Filistin’e Ortadoğu’ya özgürlükleri için direnen tüm kadınlara, işgale karşı direnen halklara bir kez daha selam olsun demek için buradayız.
Emperyalist güçleri arkasına alan işgalci İsrail 19 gündür aralıksız olarak Filistin halkına saldırıyor. Okul, hastane, yerleşim yerleri fark etmeksizin bombaladığı Gazze’de binlerce insan öldü, her gün çoğunluğu çocuk ve kadın yüzlerce insan ölmeye devam ediyor.
İsrail’in yaptığı katliama karşı dünyada eylemler sürerken Tarsus’ta İslami örgütlerden oluşan Ashab-ı Kehf adı altındaki oluşum geçtiğimiz Pazar günü “Filistin’e destek” adı altında şehrin ortasında Yarenlik Alanında adeta şeriat eylemi yapmış “Gazze’de şehit olan çocuklara mı acıyalım, Yarenlik Alanında anadan üryan dolaşanlara mı acıyalım? Burası daha çok acınacak halde” ifadeleri ile Gazze’de yaşanan katliamın, Filistin halkının acıları üzerinden kadın düşmanlığı yapılmaktadır. Gericilikten beslenen kadın düşmanlığı her gün aramızdan bir kadını alırken, kadınlar eşleri, eski eşleri, aile yakınları tarafından katledilirken “peki bunların kocalarına ne oluyor” demek açıkça hedef gösterme, “kin ve nefrete” sürükleme suçu değildir de nedir? Tarsus’ta kıyafetinden ötürü tek bir kadının kılına zarar gelirse bu açıklamayı yapanlar ve ortak olanlar sorumludur.
Bu zihniyet kadınları savaş ganimeti olarak gören IŞİD’le, Talibanla aynı zihniyettir. Kadınları örtünmeye zorlayan, zorunlu baş örtüsüne karşı direnen kadınları sokak ortasında döven, katleden Molla rejimi ile aynı zihniyettir… Savaşlarda ve çatışmalarda en çok kadınlar zarar görüyor. Erkek egemen sistemde kadın bedeni bir çatışma alanı, savaş ganimeti olarak görülüyor.
2 gün önce burada Filistin halkına yönelik katliam bahane edilerek emniyet güçlerinin gözü önünde bedenlerimize yönelik hakaretler edilerek kadınlar giyimleri ve yaşam tarzları üzerinden hadsizce hedef gösterilmiştir. Anayasanın laiklik ilkesine aykırı hareket ederek şeriat propagandası yapılmıştır. Hakları için direnen, insanca yaşam mücadelesi için sokağa çıkanlara çok kolay “halkı kin ve nefrete sürüklemek” suçu icat edenler asıl kin ve nefret içeren, kadına yönelik şiddete teşvik eden bu açıklamaya sessiz kalarak suça ortak olmaktadır. Bu açıklamayı yapanlar hakkında ve kadınları hedef gösteren lise müdür yardımcısı Hilmi Tuzcu hakkında yasal işlem yapılması için ilgili kurumları göreve çağırıyoruz.
Emperyalizme, siyonizme karşı direnen kadınların, Filistin halkının yanındayız. Savaşlar, çatışmalar üzerinden kadınların bedenini, hayatını hedef alanların karşısındayız. Hayatlarımız özgürlüğümüz için laikliği savunuyoruz.
Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz!”
Mersin Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu
Mersin Tabip Odası Yönetim Kurulu